Son Kürek Yarışlarında bir dümenci kürek mi çekmiş?!

Beykoz kulübünden Mehmet Sadi Beyin çok şayanı dikkat bir mektubu

Vakit Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

İstanbul kürek birincilikleri dolayısıyla

Haliç, Fenerbahçe, Galatasaray, Beylerbeyi, Altınordu kulüplerinin arzusu

Milliyet Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

16 Eylül Yarışları

Galatasaraylılar ile Beykozlular denizde hararetle çalışıyorlar

Vakit Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Yelken, Yüzme ve Kürek Müsabakaları yapıldı

Hep muntazam geçen müsabakaların neticeleri de iyi ve güzeldi.

Son Posta Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Su sporları programı

Son Posta Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Olimpiyat: Kürek ve Yat Müsabakaları

Milliyet Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Masal olanlar: Eski kayık yarışları

Öğleye doğru susuzluk ve hararet başlar, dudaklar kurur, dil çıkar…

Göz artık birşey görmez, karşıdaki dildadeyi bile bir kaşık suda boğacağı gelir…

Akşam Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Vapurlarda kürek çekme talimleri

Akşam Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Ruslar sporda dev gibi ilerliyorlar

Ruslar spora geç geldiler ama tam geldiler. Darülfunun takımı namı altında en iyi futbolcularımızdan müteşekkil takımımızı her maçta yenen Ruslar futbolda bir mevcudiyet olduklarını isbat etmişlerdir. Diğer sporlarda da hayli terakki eden Ruslar son zamanlarda kürek sporlarına da ehemmiyet vererek muhtelif yarışlar tertip etmişlerdir.

Kayıklarını kendi tezgahlarında yapan Ruslar geçenlerde tertip ettikleri müsabakalara 30 dan fazla kayık sokmağa muvaffak olmuşlardır.

Ne garip tecellidir, bu bizim spor tecellimiz… Bizden sonra başlayan herkes bizi geçer, biz yerimizde sayarız.

(Günümüz Türkçesi)

Ruslar Sporda Dev Gibi İlerliyorlar

Ruslar spora geç katıldılar ama etkili bir giriş yaptılar. Üniversite takımı adı altında bizim en iyi futbolcularımızdan oluşan takımımızı her maçta yenmeyi başaran Ruslar, futbolda var olduklarını kanıtlamışlardır.

Diğer spor dallarında da önemli ilerlemeler kaydeden Ruslar, son zamanlarda kürek sporlarına da önem vermeye başlayarak çeşitli yarışmalar düzenlemişlerdir. Kendi atölyelerinde kayıklarını yapan Ruslar, son düzenledikleri yarışmalarda 30’dan fazla kayıkla katılmayı başarmışlardır.

Ne tuhaf bir durumdur bu, bizim spor serüvenimiz… Bizden sonra başlayan herkes bizi geride bırakır, biz ise yerimizde sayarız.

Akşam Gazetesi kategorisine gönderildi | ile etiketlendi | Yorum yapın

Galatasaray kürekte neden kazanamadı?

Yarışları görenler için bunun cevabını vermek pek basittir: Çünkü çalışmamıştı…

Vakit Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Beykoz Deniz Yarışları

Servetifununun Uyanış Dergisi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Mevsimin ilk denizcilik müsabakaları dün Beykoz’da yapıldı.

Bu yarışlara, mesafelere ve diğer bazı noktalara itiraz ederek Galatasaray girmedi.

Deniz Sporcuları oldukça iyi bir gün daha geçirdiler. Senenin ilk yarışları olan bu müsabakalara Fener, Beylerbeyi, Beykoz ve Haliç olarakdört kulüp iştirak etti.

Galatasaray mesafeleri geç öğrendiğinden ve antrenmanlarını başka mesafeler üzerinden yaptığından ve heyetin icraatlarının birkaç noktasına daha itiraz ederek bu müsabakalara girmemiştir.

Yarışlar iyi tertip edilmiş düşünülerek yapılmıştı. Ancak sahada inzibat pek temin edilemiyordu. Zaten yarış mahalinde pek az gemi vardı. Denizcilik heyeti bu müsabaka ile epey bir uğraşmıştı.

Müsabakalar ilan edildiği saatten yarım saat sonra başladı. Filvaki bu büyük bir hata değildi. Ancak gönül tam zamanında ve saati saatine başlamış olsun isterdi.

İlk yarış olarak tek çifte müptediler yarışına başlandı. Bu yarışın mesafesi 1200m idi ve dört kulüp iştirak etmişti. Yalnız Fener iki fıta ile yarışa girmişti. Beylerbeyi kulübü, lisansı hakeme verilmediği için müsabaka harici bırakıldı. Fener’in ikinci fıtası ile Beykoz çekişiyorlar neticede Fener Fıtası ileri fırladı ve rakibini bir az açtı. Arkada üçüncülük için çırpınan Fener’in birinci fıtası ile Beylerbeyi aynı süretle giderken Beylerbeyi geçti ve yarış birinci Fener, İkinci Beykoz olarak bitti.

İkinci yarış iki çifte müptediler yarışı idi. Finali ikiyüz metre kalıncaya kadar birinci gelen Beykoz fıtası birden bire abandone etti ve rakibi Haliç birinci oldu. İkinci Beykoz.

Üçüncü yarış iki çifte dirsekli müptedi yarışı idi. Buna iki kulüp iştirak etti. Fener – Beykoz!

Başlangıçta iki fıta beraber çıktı ve yarıdan sonra Beykoz’lular rakiplerini geçerek birinci oldular.

Dördüncü yarış, Üç çifte müptedi yarışına Fener, Beykoz, Haliç iştirak etti. Beylerbeyinin çok kıymetli üç çiftesi muntazam ve mükemmel bir çıkışla birinciliği ele aldı ve yarışın sonuna kadarçok muvaffakiyetle idare etti. Bu ekipteki kürekçiler hakikaten çok iyi çalışmışlardı. Bilhassa hamlada Yusuf harikulade idi. İkinci gelen Fenerliler yarışın sonuna doğru birinci ile aradaki mesafeyi kapatmak için çok çalıştı ise de muvaffak olamadı.

Yarışa yalnız Beylerbeyi kulübünün kıymetli kürekçisi Kamuran H. Ve dümendeki İffet H.iştirak ettiler ve güzel bir gösteriş çekişinden sonra birinci geldiler.

Bunu müteakip altıncı yarış olarak iki çifte kıdemsiz yarışı yapıldı. Bunada iki kulüp girdi. Fener – Beykoz.

Beykozlular rakiplerini 200 metre açarak birinci geldiler.

Üç çifte hanımlar müsabakasına yalnız Beylerbeylileri girdi ve muvaffakıyetli bir çekişle yarışı kazandılar. Hamlada Kamran Süreyya Nihal ve provada Bergüzar hanımlar bulunuyordu. Dümende yine İffet Hanım vardı. İki Çifte kıdemsi direkli yarışına gene iki kulüp girdi. Fener – Beykoz. Fenerliler uzun ve muvaffakiyetli çekişmelerden sonra rakiplerini geçerek birinci olular. Bundan sonra padılbot yarışları vardı. Buna Beylerbeyliler yalnız olarak iştirak ettiler ve kazandılar.

Bir çifte kıdemsizler yarışına buna da yalnız Fener ve Beykoz iştirak etti. Fener baştan itibaren aldığı tefevvuku idare ederek rakibini yendi.

İki çifte hanımlar müsabakasına yine yalnız olarak Beylerbeyi iştirak etmiş ve kazanmıştır.

Buna müteakip günün en heyecanlı ve en zevkli yarışı yapılmıştır. Bu yarışa üç kulüp iştirak etmiştir. Fener, Beykoz, Beylerbeyi. Görünüşte her üç takım yekdiğerine müsavi gibi. İlk fırlayışta Beykoz iyi çıktı. Buna inzimam eden takımın hafifliği sayesind rakiplerini 10 metre kadar açtı. Buna müteakip Fener Bahçe geliyordu. Beylerbeyliler sona kalmışlar. Fakat o kadar iyi kürek çekiyorlardı ki kendilerinden beş metre ileride olan Fenerlileri üç yüz metre sonra geçtiler. Ancak bu müddet zarfında Beykoz arayı 35 – 40 metre kadar açmıştı. Beylerbeyliler ne kadar mesafeyi kapatıyorlarsa da Beykozlular ellerinde bulunduğu bu tefevvuku bırakmayarak birinci geldiler. Beylerbeyliler cidden harikulade yarıştılar. Yalnız bir nokta var ki orasını da iyice öğrenmeleri lazım. İlk çıkışta sık kürek atıyorlar. Eğer bu hatalarını da taahih edecek olurlarsa bugünkünden çok daha iyi neticeler alabilirler.

Son amatör yarışı olarak iki çifte kıdemsiz hanımlar yarışı yapıldı. Ve yalnız olarak iştirak eden Fenerli Hanımlar güzel kürek çekerek müsabakayı kazandılar.

Bundan sonra iki tane profesyonel yarışı ve tahlisiyeler tarafından bir de resmi geçit yapılarak yarışlar bitirildi.

Bundan sonra kazanan kulüplere mükafatları dağıtıldı ve bu deniz günü de böylece bitmiş oldu.

(Günümüz Türkçesi) Mevsimin İlk Denizcilik Yarışları Dün Beykoz’da Yapıldı

Dün Beykoz’da mevsimin ilk denizcilik yarışları gerçekleşti.

Galatasaray, yarış mesafeleri ve diğer bazı konularda itirazları nedeniyle bu yarışlara katılmadı.

Deniz Sporcuları oldukça iyi bir gün geçirdi. Yılın ilk yarışlarına Fenerbahçe, Beylerbeyi, Beykoz ve Haliç’ten toplam dört kulüp katıldı. Galatasaray, yarış mesafelerini geç öğrendiği ve antrenmanlarını farklı mesafeler üzerinde yaptığı için ve ayrıca heyetin uygulamalarının bazı noktalarına itiraz ederek bu yarışlara katılmadı. Yarışlar iyi düzenlenmiş ve düşünülmüş bir şekilde yapıldı ancak sahada düzenin sağlanması pek mümkün olmadı. Gerçekten yarış alanında çok az gemi vardı. Denizcilik heyeti bu yarışla oldukça uğraşmıştı.

Yarışlar, ilan edilen saatten yarım saat sonra başladı. Aslında bu büyük bir hata değildi, ancak herkes yarışın tam zamanında başlamasını isterdi.

İlk olarak, acemi tek çifteler yarışına başlandı. Bu yarışın mesafesi 1200 metre idi ve dört kulüp katıldı. Yalnız Fenerbahçe iki takım ile yarışa katıldı. Beylerbeyi kulübü, lisansı hakeme verilmediği için yarış dışı bırakıldı. Fenerbahçe’nin ikinci takımı ile Beykoz arasındaki mücadelede, Fenerbahçe takımı öne fırlayarak rakibini geride bıraktı. Arkada üçüncülük için mücadele eden Fenerbahçe’nin birinci takımı ile Beylerbeyi eşit hızda ilerlerken, Beylerbeyi geçti ve yarış Fenerbahçe birinci, Beykoz ikinci olarak sonuçlandı.

İkinci yarış acemi iki çifteler yarışıydı. Finalin son iki yüz metresine kadar önde giden Beykoz takımı birden bire yarışı terk etti ve rakibi Haliç birinci oldu. İkinci yine Beykoz’du.

Üçüncü yarış, acemi iki çifte dirsekliydi. Bu yarışa iki kulüp katıldı: Fenerbahçe ve Beykoz. Başlangıçta iki takım da birlikte çıkış yaptı ve yarının yarısından sonra Beykoz, rakibini geçerek birinci oldu.

Dördüncü yarışta, acemi üç çifteler yarışına Fenerbahçe, Beykoz ve Haliç katıldı. Beylerbeyi’nin değerli üç çiftesi düzenli ve mükemmel bir çıkışla öne geçti ve yarış boyunca başarılı bir şekilde ilerledi. Bu takımdaki kürekçiler gerçekten çok iyi çalışmıştı, özellikle kıçta Yusuf harikaydı. İkinci olan Fenerbahçe yarışın sonuna doğru birincilik için aradaki mesafeyi kapatmaya çalıştı ama başarılı olamadı.

Yarışa yalnız Beylerbeyi kulübünden değerli kürekçi Kamuran H. ve dümen İffet H. katıldı ve güzel bir mücadeleden sonra birinci oldular.

Altıncı yarış olarak, acemi iki çifte yarışı yapıldı. Bu yarışa iki kulüp katıldı: Fenerbahçe ve Beykoz. Beykoz, rakibini 200 metre geride bırakarak birinci oldu.

Üç çifte bayanlar yarışına yalnızca Beylerbeyi katıldı ve başarılı bir çekişmeyle yarışı kazandı. Bu takımda Kamran Süreyya, Nihal ve Bergüzar hanımlar kürek çekti, dümen de yine İffet Hanım’dı.

İki çifte acemi direkli yarışına yine iki kulüp girdi: Fenerbahçe ve Beykoz. Fenerbahçe, uzun ve başarılı bir mücadeleden sonra rakibini geçerek birinci oldu.

Daha sonra padılbot yarışları yapıldı. Buna yalnızca Beylerbeyi katıldı ve kazandı.

Acemi bir çifte yarışına da yalnızca Fenerbahçe ve Beykoz katıldı. Fenerbahçe, başından itibaren öne geçerek rakibini yendi.

İki çifte bayanlar yarışına yine yalnızca Beylerbeyi katıldı ve kazandı.

Bundan sonra günün en heyecanlı ve en keyifli yarışı yapıldı. Bu yarışa üç kulüp katıldı: Fenerbahçe, Beykoz ve Beylerbeyi. Görünüşte her üç takım birbirine eşitti. İlk fırlayışta Beykoz iyi bir çıkış yaptı ve takımın hafifliği sayesinde rakiplerini 10 metre kadar geride bıraktı. Daha sonra Fenerbahçe takibi sürdürdü. Beylerbeyi ise sona kalmıştı ama o kadar iyi kürek çekiyorlardı ki, kendilerinden beş metre önde olan Fenerbahçe’yi üç yüz metre sonra geçtiler. Ancak bu süre zarfında Beykoz arayı 35-40 metre kadar açmıştı. Beylerbeyi mesafeyi kapatmaya çalışsa da Beykoz avantajını koruyarak birinci oldu. Beylerbeyi gerçekten harika bir yarış çıkardı. Yalnızca ilk çıkışta hızlı kürek çekme konusunda bir hatayı düzeltmeleri gerekiyor. Bu hatayı düzeltirlerse, bugünkünden çok daha iyi sonuçlar alabilirler.

Günün son amatör yarışı olarak acemi iki çifte bayanlar yarışı yapıldı ve yalnızca katılan Fenerbahçeli Bayanlar güzel kürek çekerek yarışı kazandılar.

Daha sonra iki profesyonel yarış yapıldı ve tahlisiyeler tarafından bir resmi geçit düzenlendi ve yarışlar sona erdi.

Daha sonra kazanan kulüplere ödüller dağıtıldı ve bu deniz günü de böylece sona erdi

Milliyet Gazetesi kategorisine gönderildi | , , , , , , , , ile etiketlendi | Yorum yapın

1931 Su Sporları

Son Posta Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Denizcilik Müsabakaları

Vakit Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Deniz Sporları

Denizcilik Heyeti bu sene faaliyet gösteriyor.

T.İ.C.İ. İstanbul Mıntıkası Denizcilik Heyeti Reisliğinden;

İstanbul Valisi ve Belediye Reisi Muhittin Beyefendinin himayelerinde ve Şirketi Hayriye’nin müzaheretile 1931 senesinede yapılacak su sporları müsabakası programı:

1 – Müsabaka günleri

            3 Temmuz 1931 Saat 13 – Kürek – Beykoz

            17 Temmuz 1931 Saat 13,35 Yüzme, atlama, su topu, outboard, planeboard – Büyükdere

            24 Temmuz 1931 Saat 13:30 Yüzme, Atlama, Su Topu – Büyükdere

            31 Temmuz 1931 Saat 13 Kürek (Mıntıka Birinciliği) – Yelken ve Motobot, Outboard Beykoz

            7 Ağustos 1931 Saat 13:30 Yüzme Seçmeleri, Su topu – Büyükdere

            14 Ağustos 1931  Saat 13:30 Yüzme Atlama Su Topu (Mıntıka birinciliği) – Büyükdere

            21 Ağustos 1931 Saat 13:30 Deniz Bayramı – Outboard, Plane Board,  – Büyükdere

            28 Ağustos 1931 Saat 17:00 Boğazı geçme müsabakaları – Rumelihisarı – Kandilli

            4 Eylül 1931 Saat 15:30 Beykoz – Bebek Yüzme Mukavemet

            11 Eylül 1931 Saat 15:00 Büyükdere – Salacık Üç Çiftelere mahsus kürek mukavemet

(Günümüz Türkçesi)

“Denizcilik Heyeti bu yıl faaliyetlerine devam ediyor.

Türkiye Spor Kulüpleri Birliği İstanbul Bölgesi Denizcilik Heyeti Başkanlığı tarafından; İstanbul Valisi ve Belediye Başkanı Muhittin Beyefendi’nin himayeleri altında ve Şirket-i Hayriye’nin desteğiyle 1931 yılında gerçekleştirilecek su sporları yarışma programı şu şekildedir:

1 – Yarışma günleri:

  • 3 Temmuz 1931, Saat 13:00 – Kürek – Beykoz
  • 17 Temmuz 1931, Saat 13:35 – Yüzme, atlama, su topu, outboard, planeboard – Büyükdere
  • 24 Temmuz 1931, Saat 13:30 – Yüzme, Atlama, Su Topu – Büyükdere
  • 31 Temmuz 1931, Saat 13:00 – Kürek (Bölge Birinciliği) – Yelken ve Motorbot, Outboard – Beykoz
  • 7 Ağustos 1931, Saat 13:30 – Yüzme Seçmeleri, Su Topu – Büyükdere
  • 14 Ağustos 1931, Saat 13:30 – Yüzme, Atlama, Su Topu (Bölge Birinciliği) – Büyükdere
  • 21 Ağustos 1931, Saat 13:30 – Deniz Bayramı – Outboard, Plane Board – Büyükdere
  • 28 Ağustos 1931, Saat 17:00 – Boğazı Geçme Yarışmaları – Rumelihisarı – Kandilli
  • 4 Eylül 1931, Saat 15:30 – Beykoz – Bebek Yüzme Dayanıklılık
  • 11 Eylül 1931, Saat 15:00 – Büyükdere – Salacak’a özgü Üç Çifteler Kürek Dayanıklılık”
Cumhuriyet Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

İstanbul Mıntıkasının Deniz Yarışları Başlıyor

Bu seneki deniz yarışlarının programı çok güzel tanzim edilmiş ve müsabaka adedi tezyit edilmiştir.

Her sene T.İ.C.İ. (Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı) İstanbul Denizcilik Heyeti bir takım müsabakalar yapar ve bu karşılaşmalar da ancak iki – üç tane olurdu. Halbuki bu sene denizcilik heyeti muhtelif tarihlerde tam 11 tane müsabaka hazırlamıştır. Sonra bu yarışlar geçen seneler olduğu gibi yalnız fıta müsabakalarına inhisar etmiyor bütün deniz sporlarını ihtiva ediyor.

Her halde bu güzel programdan dolayı bütün denizcilik heyeti azasına müteşekkir olduğumuz gibi, bilhassa bu spor için yorulmak bilmez bir azim ile çalışan heyet reisi Ekrem Rüştü Bey’e ne kadar teşekkür 3etsek azdır.

Çünkü vaziyeti coğrafiyesi itibariyle deniz sporlarına çok ehemmiyet atfedilmesi lazım gelen bir meseledir.

Eğer bundan evvelki teşekküller böyle mazbut ve her şeyi evvelden dünülmüş birer programla (gösterişi bırakıp) bihakkın çalışmış olsalardı belki bugün bizim de bütün dünyaca ehliyeti tanınmış bir veya birkaç deniz şampiyonumuz olabilirdi. Mutlak bir yoksulluk içinde çalışan bugünkü denizcilerimizde bile oldukça büyük muvafakiyetler kazananları vardır.

Eğer biz muntazam ve ciddi müsabakalar tertip edersek bu bahsettiğim gençler daha çok çalışacaklar ve bugünkü vaziyetlerinden elbette daha, çok iyi neticeler alacaklardır.

Biz geçen seneler yalnız kürek yarışlarına ehemmiyet verir, diğerlerini ya vaktin kifayetsizliğinden yahut da lüzumsuzluğundan bahsederek tek veya yapılmamak üzere tehir ederdik.

Bu şerait dahilinde şüphesizdir ki bu spora kürekten gayri şubelerinde çalışan gençler haklı olarak kırılıyorlar ve hevesleri biraz kaba olmakla beraber kursaklarında kalıyordu.

Bu nokta bu seneki kıymetli denizcilik heyetimizin nazarı dikkatini celbettiği için 1931 senesi deniz yarışları programında kürekten gayrı sporlara da yer ayırmışlar ve bu senenin deniz yarışlarını da şöyle tertip etmişler:

3 Temmuz 1931 Saat 13 – Kürek – Beykoz

            17 Temmuz 1931 Saat 13,35 Yüzme, atlama, su topu, outboard, planeboard – Büyükdere

            24 Temmuz 1931 Saat 13:30 Yüzme, Atlama, Su Topu – Büyükdere

            31 Temmuz 1931 Saat 13 Kürek (Mıntıka Birinciliği) – Yelken ve Motobot, Outboard Beykoz

            7 Ağustos 1931 Saat 13:30 Yüzme Seçmeleri, Su topu – Büyükdere

            14 Ağustos 1931  Saat 13:30 Yüzme Atlama Su Topu (Mıntıka birinciliği) – Büyükdere

            21 Ağustos 1931 Saat 13:30 Deniz Bayramı – Outboard, Plane Board,  – Büyükdere

            28 Ağustos 1931 Saat 17:00 Boğazı geçme müsabakaları – Rumelihisarı – Kandilli

            4 Eylül 1931 Saat 15:30 Beykoz – Bebek Yüzme Mukavemet

            11 Eylül 1931 Saat 15:00 Büyükdere – Salacık Üç Çiftelere mahsus kürek mukavemet

Şu programdan da anlaşıldığı veçhile heyet bütün deniz sporlarını düşünmüş ve onları hakkı ile çalıştırmak için muhtelif tarihlerde muhtelif yarışlar yarışlar ihzar etmiştir.

Denizciler bu fırsatlardan istifade ederek bize çok iyi neticeler vermelerini bekleriz.

Beykozda yapılacak olan 3 kürek müsabakası her zamanki gibi Müptediler, Kıdemsizler, Hanımlar, Tahlisiyeler ve profesyoneller tarafından muhtelif mesafeler üzerinde yapılacaktır.

(Günümüz Türkçesi) İstanbul Bölgesinin Deniz Yarışları Başlıyor

Bu seneki deniz yarışlarının programı çok güzel düzenlenmiş ve yarış sayısı artırılmıştır.

Her sene Türkiye Spor Kulüpleri Birliği (T.İ.C.İ.) İstanbul Denizcilik Heyeti bazı yarışmalar düzenler ve bu mücadeleler genellikle iki veya üç taneydi. Ancak bu sene denizcilik heyeti çeşitli tarihlerde tam 11 yarış hazırlamıştır. Ayrıca bu yarışlar geçen senelerde olduğu gibi sadece kürek yarışlarıyla sınırlı kalmıyor, tüm deniz sporlarını kapsıyor.

Her durumda, bu güzel program için tüm denizcilik heyeti üyelerine minnettarız, özellikle bu spor için yorulmak bilmez bir azimle çalışan heyet başkanı Ekrem Rüştü Bey’e ne kadar teşekkür etsek azdır.

Çünkü coğrafi konum itibarıyla deniz sporlarına çok önem verilmesi gereken bir konudur. Eğer daha önceki kuruluşlar da bu kadar düzenli ve her şeyi önceden düşünülmüş programlarla gerçekten çalışmış olsalardı, belki bugün dünya çapında yetenekleri tanınmış bir veya birkaç deniz şampiyonumuz olabilirdi. Kesin bir yoksulluk içinde çalışan bugünkü denizcilerimizde bile oldukça büyük başarılar elde edenler vardır. Eğer düzenli ve ciddi yarışmalar düzenlersek, bahsettiğim gençler daha çok çalışacaklar ve mevcut durumlarından elbette daha iyi sonuçlar alacaklardır. Geçen yıllarda sadece kürek yarışlarına önem verir, diğerlerini ya zamanın yetersizliğinden ya da gereksiz olduklarından bahisle ya iptal eder ya da ertelerdik. Bu şartlar altında şüphesiz ki bu spora kürek dışındaki dallarda çalışan gençler haklı olarak kızıyorlar ve hevesleri ne yazık ki kursaklarında kalıyordu. Bu nokta, bu seneki değerli denizcilik heyetimizin dikkatini çektiği için, 1931 yılı deniz yarışları programında kürek dışındaki sporlara da yer vermişler ve bu yılın deniz yarışlarını aşağıdaki gibi düzenlemişler:

3 Temmuz 1931 Saat 13 – Kürek – Beykoz

17 Temmuz 1931 Saat 13:35 Yüzme, Atlama, Su Topu, Outboard, Planeboard – Büyükdere

24 Temmuz 1931 Saat 13:30 Yüzme, Atlama, Su Topu – Büyükdere

31 Temmuz 1931 Saat 13 Kürek (Bölge Birinciliği) – Yelken ve Motorbot, Outboard Beykoz 7 Ağustos 1931 Saat 13:30 Yüzme Seçmeleri, Su Topu – Büyükdere

14 Ağustos 1931 Saat 13:30 Yüzme, Atlama, Su Topu (Bölge birinciliği) – Büyükdere

21 Ağustos 1931 Saat 13:30 Deniz Bayramı – Outboard, Plane Board, – Büyükdere 28 Ağustos 1931 Saat 17:00 Boğazı geçme yarışları – Rumelihisarı – Kandilli

4 Eylül 1931 Saat 15:30 Beykoz – Bebek Yüzme Dayanıklılık

11 Eylül 1931 Saat 15:00 Büyükdere – Salacak İki Kişilik Kürek Dayanıklılık

Bu programdan da anlaşılacağı gibi heyet, tüm deniz sporlarını düşünmüş ve onları layıkıyla çalıştırmak için çeşitli tarihlerde çeşitli yarışlar hazırlamıştır. Denizciler bu fırsatlardan faydalanarak bize çok iyi sonuçlar vermelerini bekliyoruz. Beykoz’da yapılacak olan 3 kürek yarışı her zamanki gibi Amatörler, Yeni Başlayanlar, Kadınlar, Tahlisiyeler ve profesyoneller tarafından çeşitli mesafelerde gerçekleştirilecektir.

Milliyet Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Kembriçli Kürekçiler Oksfortluları Gene Mağlup Ettiler

Bizim ada vapurundan, iki kat, seri kayıklar

83 kere yapılan yarışın, 42 sini Kembriç, 40 ını Oksfort kazanmıştır.

Geçen hafta, Londralılar heyecanlı spor günlerinden birini yaşadılar. Kembriçle Oksfortun, kayık yarışları vardı.

İngiltere’deki hiçbir spor rekabetiyle, kıyas edilmeyecek derecede bir alaka uyandıran, bu yarışların neticesi, müstemlikatta bile, heyecanla beklenir.

Bu iki darülfünun, İngiltere’nin düşünen başlarını hazırlayan bu iki mektebin taraftarları, bütün İngilizlerdir. Bu muazzam rekabet karşısında, bitaraf kalabilen İngiliz’e tesadüf etmek, güçtür. Galibiyetlerini ve malubiyetlerini, taraftarlar, mukaddes şeyleri gibi benimsemişlerdir.

Kembriç taraftarlarının ekseriyetini, genç kızlar teşkil ediyor. Oksfortluların kadınlar arasındaki meclupları, ekseri, evli kadınlardır. Erkeklerden asil olanların, çoğu, oksfort tarafındadır. Kembriçinkiler de, gençlerdir.

Bir aydır, Taymis  nehri üzerinde yapılan idmanları, dikkatle takip eden İngiliz halkı, nihayet büyük günü yaşadılar. Yarış oldu. Bütün ümitler hilafına, bu sene de kembriçliler kazandılar.

Oksford taraftarları, bu malubiyetin tesellisini, rekor tarafında buluyorlar. Filhakika, 911 Senesinde, Oxford’un yaptığı 18 Dakika 29 Saniyelik rekoru, Kembriç bu sefer de kıramamıştır. Kembriç’in bu yarıştaki derecesi, 21 Dakika 26 Saniye idi.

Yarış hakkında malumat (bilgiler):

Yarış, 1829 senesinde tesis olunmuştur. Bu seneninki de dahil olmak üzere, 83 kere yapılmıştır. Galibiyet adedi itibariyle, 1877 senesinde, beraberlik olmuştur.

Yarış 6 mil, 1840 Metre üzerinden yapılır.

Yarış sabahı, herkes, tuttuğu takımların rozetlerini takar.

Kembriç’in rengi açık mavi, Oksford’un rengi, koyu mavi’dir.

Bu sene, kembriç taraftarı olan kızlar, fevkalade bir buluşla, 100 otomobili, baştan aşağı açık mavi krizantemlerle donatarak, bir alay tertip etmişlerdir.

Yarışın en heyecanlı seyir noktası, (Hammersmith) köprüsüdür. Hammersmith köprüsü, yarış başlangıcından 2000m kadar uzaktadır. Bu mesafeye gelinceye kadar kürekçiler, tam kuvvetlerini ayarlamış oluyorlar. Hammersmith köprüsüne biriken ahali, ellerindeki kronometrelerle, iki takımın bir dakikada kaç kürek darbesi vurduğunu hesaplayarak, neticeyi tahminliyor. Bu yarışta, Hammersmith köprüsü geçilirken, heyecan, azami haddini bulmuştu. İki takımın da kürek adedi, müsavi görülüyordu. Aradaki fark da, yarım kayık boyu idi.

Mesafenin üçte birinin, bu küçük farkla alındığını gören taraftarlar, müthiş bir helecana tutulmuşlardır. Oxfordlular, karlı havalarda bile idmanlarını bırakmadıklarından, yarış devamınca, daha canlı idiler. Fakat kembriçin mahir dümencisi, takımının galibiyetini temin edecek surette kayığı idare etmiştir.

İki darülfünun kayığı, barnes köprüsüne doğru kayarken kembriç’in galibiyeti gözle görülür bir hale gelmişti. Aradaki bir boy farkı Kembriç dümencisinin, akıntıyı çok iyi kesen bir manevrası, hemen iki boy farka çıkarmıştır. Yarışı, motörlerle takip eden gazeteciler, o anı şöyle anlatıyorlar.

Anaforlara dümen uyduran Kembriç sandalı, haşmetli bir su yılanı gibi, köpüklü çırpıntılar arasında süzülüyordu. Oxfordluların talihi, muharabeden beri bozulmuştur. Harpten sonra 1923 senesinde kazandıkları yarıştan başkalarında, hep, Kembriç birinci gelmiştir. 1923 yarışını kazanan Oxfordluların dümeninde, Meller isminde bir Amerikalı vardır. İngilizler, bir Amerikalının idaresinde kazanılmış olan, o galibiyeti, denizcilik gururlarına yediremediklerinden, hiçe sayıyorlar.

Vakit rekorunu (zaman rekorunu) 18 dakika 29 saniye ile tesis etmiş olan Oxford’luların ikinci rekoru da seri halindeki galibiyetlerdir. Oxfordlular birbiri peşine 9 yarış kazanmışlardır. Kembriç, henüz, bu rekoru da kıramamıştır.

Gelecek seneyi, bugünden bekleyenler çoktur.

İşin şayanı hayret tarafını küçük bir mukayese ile bulabiliriz. Kembriç’in kayığı 6 Mil’i, 19 Dakika küsürde yapmıştır. Büyükada, köprüden takriben 10 mildir. Ada vapurları bu yolu 1 saatte alıyorlar. Kembriç kayığının yaptığı bu süratle Büyükadaya aşağı yukarı yarım saatte gidecek demektir. Vakıa çırpıntısı az bir nehirde ve kısa bir mesafede yapılan bu rökor denizdekine benzemez fakat kayıkların süratı hakkında bir fikir verebilir.

Bakalım bu su yılanları gelecek sene ne yapacaklar.

(Günümüz Türkçesi)

“Cambridge kürekçileri, Oxford’ları yine mağlup ettiler.

Bizim adada vapurundan iki kat hızlı kayıklarla yapılan yarışta, şimdiye kadar 83 kez yapılan müsabakalardan 42’sini Cambridge, 40’ını Oxford kazanmıştır.

Geçen hafta, Londralılar heyecan dolu spor günlerinden birini yaşadılar. Cambridge ile Oxford arasında kayık yarışları vardı. İngiltere’deki hiçbir spor rekabetiyle kıyaslanamayacak derecede ilgi çeken bu yarışların sonucu, kolonilerde bile heyecanla beklenir. Bu iki üniversite, İngiltere’nin düşünen beyinlerini yetiştiren bu iki okulun taraftarları, tüm İngilizlerdir. Bu büyük rekabet karşısında, tarafsız kalan İngiliz bulmak zordur. Galibiyetlerini ve mağlubiyetlerini, taraftarlar kutsal şeyler gibi benimsemişlerdir.

Cambridge taraftarlarının çoğunluğunu genç kızlar oluşturuyor. Oxford taraftarlarının kadınlar arasında mağlup olanları çoğunlukla evli kadınlardır. Asil olan erkeklerin çoğu Oxford tarafındadır. Cambridge taraftarları ise gençlerdir. Bir aydır, Thames nehrinde yapılan antrenmanları dikkatle takip eden İngiliz halkı, nihayet büyük günü yaşadı. Yarış yapıldı. Tüm umutların aksine, bu yıl da Cambridge kazandı. Oxford taraftarları, bu mağlubiyetin tesellisini rekor tarafında buluyorlar. Gerçekten de, 1911 yılında Oxford’un yaptığı 18 dakika 29 saniyelik rekoru Cambridge bu sefer de kıramamıştır. Cambridge’in bu yarıştaki süresi 21 dakika 26 saniye idi.

Yarış hakkında bilgiler:

Yarış, 1829 yılında başlamıştır. Bu yıl dahil olmak üzere 83 kez yapılmıştır. Galibiyet sayısı bakımından, 1877 yılında eşitlik olmuştur.

Yarış 6 mil, 1840 metre üzerinden yapılır.

Yarış sabahı, herkes desteklediği takımların rozetlerini takar. Cambridge’in rengi açık mavi, Oxford’un rengi koyu mavidir.

Bu yıl, Cambridge taraftarı olan kızlar, olağanüstü bir buluşla, 100 otomobili baştan aşağı açık mavi krizantemlerle süsleyerek bir geçit töreni düzenlemişlerdir.

Yarışın en heyecanlı seyir noktası Hammersmith köprüsüdür. Hammersmith köprüsü, yarış başlangıcından 2000 metre kadar uzaktadır. Bu mesafeye gelindiğinde kürekçiler, tam güçlerini ayarlamış oluyorlar. Hammersmith köprüsünde toplanan halk, ellerindeki kronometrelerle, iki takımın bir dakikada kaç kürek darbesi yaptığını hesaplayarak sonucu tahmin ediyor. Bu yarışta, Hammersmith köprüsü geçilirken, heyecan en üst düzeye çıkmıştı. İki takımın kürek sayısı eşit görünüyordu. Aradaki fark ise yarım kayık boyuydu. Mesafenin üçte birini bu küçük farkla geçen taraftarlar çok heyecanlanmışlardır.

Oxford’lar, soğuk havalarda bile antrenmanlarını bırakmadıklarından, yarış boyunca daha enerjiktiler. Ancak Cambridge’in yetenekli dümencisi, takımının galibiyetini sağlayacak şekilde kayığı yönetmiştir. İki üniversitenin kayıkları, Barnes köprüsüne doğru ilerlerken Cambridge’in galibiyeti gözle görülür bir hal almıştı. Aradaki bir boy farkı Cambridge dümencisinin, akıntıyı çok iyi kesen bir manevrası ile hemen iki boy farka dönüşmüştür.

Yarışı motorlarla takip eden gazeteciler, o anı şöyle anlatıyorlar: “Anaforlara uyum sağlayan Cambridge sandalı, görkemli bir su yılanı gibi, köpüklü dalgalar arasında kayıyordu.” Oxford’ların şansı, savaştan bu yana kötüye gitmiştir. Savaştan sonra 1923 yılında kazandıkları yarıştan başka, her zaman Cambridge ilk sırada yer almıştır. 1923 yarışını kazanan Oxford ekibinde, Meller adında bir Amerikalı vardı. İngilizler, bir Amerikalının yönetiminde kazanılan o galibiyeti, denizcilik onurlarına yakıştıramadıklarından, önemsemezler. Zaman rekorunu 18 dakika 29 saniye ile kuran Oxford’ların ikinci rekoru da ardışık galibiyetleridir. Oxford’lar arka arkaya 9 yarış kazanmışlardır. Cambridge, henüz bu rekoru kıramamıştır. Gelecek yılı şimdiden bekleyenler çoktur. Bu olayın şaşırtıcı yanını küçük bir karşılaştırma ile görebiliriz: Cambridge’in kayığı 6 mil’i 19 dakika küsürde tamamlamıştır. Büyükada, köprüden yaklaşık 10 mildir. Adaların vapurları bu mesafeyi 1 saatte kat ederler. Cambridge kayığının bu hızıyla Büyükada’ya yaklaşık yarım saatte varılabilir. Gerçekten de dalgasız bir nehirde ve kısa bir mesafede yapılan bu hız rekoru, denizdekiyle aynı değildir ama kayıkların hızı hakkında bir fikir verebilir. Bakalım bu hızlı kayıklar gelecek yıl ne yapacaklar.

Milliyet Gazetesi kategorisine gönderildi | , , ile etiketlendi | Yorum yapın

Sen Nehrinde Kürek Yarışı

Avrupa’nın bazı yerlerinde yaz sporlarına yavaş yavaş başlanıyor. Yakında Fransa’da kadınlar arasında kürek yarışları yapılacaktır. Sen Nehri üzerinde icrası mukarrer olan müsabakalara İngiliz ve İsveç kadınları da iştirak edeceklerdir. İki, üç ay sonra yine Sen Nehrinde yapılması mutat olan Avrupa birinciliklerinin bir başlangıcı addolunan bu müsabakalara Fransız takımı fevkalade iyi hazırlanmıştır. Müsabakayı Fransızların kazanacağı tahmin ediliyor.

Son Posta Gazetesi kategorisine gönderildi | , ile etiketlendi | Yorum yapın

Kadıköy’de en çok deniz sporlarına alaka var

Son Posta Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Bulgarlarla ilk maç ve deniz yarışları

Bugün deniz yarışları yapılıyor

Vakit Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

İkinci Deniz Yarışları Moda’da

Milliyet Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Dünkü Kayık Yarışları

Dün Beykoz’da yapılan kayık yarışları eskilerine nisbetle sönük geçti

Dün Beykoz’da kayık yarışları yapıldı. Bazı kulüplerin bu yarışa iştirak ettirilmemeleri yüzünden cansız ve heyecansız geçen bu yarış hakkındaki tafsilatı iç sayfalarımızdaki spor sütunlarında bulacaksınız.

Dün büyük bir intizamla fakat sönük yapıldı. En heyecanlı yarış hanımların iştirak ettiği yarıştı.

Dün, mevsimin ilk deniz yarışı Beykoz’da yapıldı. Büyük bir intizamla icra edilen yarışlar güzel neticeler verdi. Yarışlara altı kulüp, Galatasaray, Altınordu, Fenerbahçe, Beykoz, Beylerbeyi ve Haliç iştirak ediyordu. Beykozlular, hakem heyeti ile çıkan bir ihtilaf yüzünden yalnız ikiçifte dirsekli yarışına iştirak ettiler ve müsabakanın da birinciliğini aldılar.

Yarışlara saat 11:00 de başlanıldı. Yarış sahasının etrafını çeviren ve muhtelif kulüplere ait olan merakip ve sahiller yüzlerce yarış meraklısı ile dolmuştu. İlk yarılar küçükler arasında yapıldı. Galatasaraylılar tek, iki ve üç çifte müsabakalarını hep birincilikle bitirdiler. Bundan sonra tek, iki ve üç çifteden ibaret müptediler yarışı yapıldı. Her üç müsabakayı da Galatasaraylılar kazandılar. Günün en güzel ve heyecanlı yarışlarını hanımlar yaptılar.

Seyirciler tarafından büyük bir zevkle takip edilen Hanımlara ait müsabakaların üçüncüsünü de Altınordu’nun epey bir zamandan beri intizamla çalışan sporcu kızlar kazandılar. Hem de rakiplerini uzun mesafelerle geride bırakarak…

En hararetli müsabaka üç çifte kıdemsizlere ait olan yarıştı. Bu müsabaya Altınordu, Galatasaray, Fenerbahçe ve Beylerbeyi girdi. Neticeyi Altınordu’lular kazandılar.

Bütün bu yarışları şöylece hülasa edelim.

  • Tek çifte küçükler (1200 Yarda) Galatasaray birinci, Beylerbeyi ikinci, Altınordu üçüncü
  • İkiçifte küçükler (2000 Yarda) Galatasaray birinci, Altınordu ikinci
  • Üç Çifte Küçükler (Çubuklu – Beykoz) Galatasaray Birinci, Altınordu İkinci, Beylerbeyi Üçüncü, Fenerbahçe Dördüncü
  • Tek Çefite Muptedi (1200 Yarda) Galatasaray Birinci, Beylerbeyi ikinci, Altınordu üçüncü, Haliç Dördüncü
  • İkiçifte Müptedi (2000 Yarda) Galatasaray birinci, Haliç İkinci, Beylerbeyi üçüncü, Altınordu dördüncü
  • Üç Çifte Müptedi (Çubuklu – Beykoz) Galatasaray birinci, Altınordu ikinci, Fenerbahçe Üçüncü, Beylerbeyi Dördüncü, Haliç Beşinci
  • Tek Çifte Hanımlar (1200 Yarda) Altınordu birinci, Beylerbeyi ikinci, Galataray son 200 metrede abandone etti
  • İki çifte hanımlar (2000 Yardı) Yalnız Altınordu girdi. Rekor 12.43.8.
  • Üç Çifte Hanımlar (Çubuklu – Beykoz) Altınordu Birinci, Beylerbeyi ikinci
  • Bir çifte kıdemsiz (1200 Yarda) Altınordu birinci, Beylerbeyi ikinci
  • İki Çifte kıdemsiz (2000 Yarda) Altınordu birinci, Beylerbeyi ikinci

(Günümüz Türkçesi)
Dün Beykoz’da gerçekleştirilen kayık yarışları, önceki yıllara kıyasla soluk bir etkinlik oldu. Bu yarışa bazı kulüplerin katılmaması nedeniyle yarışlar heyecansız ve enerjiden yoksun bir şekilde gerçekleşti. Bu yarışlarla ilgili detaylı bilgileri gazetemizin iç sayfalarındaki spor bölümünde bulabilirsiniz.

Dün Beykoz’da düzenlenen deniz yarışları, büyük bir düzen içinde, ancak biraz solgun bir atmosferde gerçekleşti. En heyecan verici yarış, kadınların katıldığı yarıştı.

Mevsimin ilk deniz yarışı dün Beykoz’da yapıldı. Büyük bir düzenle yürütülen yarışlar, güzel sonuçlar ortaya koydu. Yarışlara altı kulüp katıldı: Galatasaray, Altınordu, Fenerbahçe, Beykoz, Beylerbeyi ve Haliç. Beykozlular, hakem heyeti ile yaşanan bir anlaşmazlık nedeniyle yalnızca iki çifte dirsekli yarışına katıldılar ve bu müsabakada birinci oldular.

Yarışlar saat 11:00’de başladı. Yarış alanını çevreleyen ve çeşitli kulüplere ait olan izleyici alanları ve sahiller, yüzlerce yarışsever ile doluydu. İlk yarışlar gençler arasında yapıldı. Galatasaraylı sporcular tek, iki ve üç çifte yarışlarında tümüyle birinci oldular. Ardından tek, iki ve üç çifteden oluşan gençler yarışı yapıldı. Bu üç yarışı da Galatasaraylılar kazandı. Günün en çarpıcı ve heyecan verici yarışları kadın sporcular tarafından gerçekleştirildi.

Seyircilerin büyük bir heyecan ve zevkle izlediği kadın yarışçılar arasındaki mücadelelerde, Altınordu’nun disiplinli ve uzun süredir düzenli olarak antrenman yapan sporcu kızları üçüncü yarışı da kazandılar. Rakiplerini büyük bir farkla geride bırakarak oldukça etkileyici bir performans sergilediler.

En çekişmeli mücadele ise üç çifte kıdemsizler arasındaki yarıştı. Bu yarışa Altınordu, Galatasaray, Fenerbahçe ve Beylerbeyi katıldı. Sonuçta, Altınordu’nun sporcuları bu yarışı da kazanarak üstünlüklerini gösterdiler.

İşte bu yarışların özeti bu şekildedir. Her bir mücadele kendi alanında dikkate değer performanslar ve çekişmeli anlar sunarken, özellikle kadın sporcuların gösterdiği üstün performans ve Altınordu’nun başarısı dikkat çekiciydi.

Bu yarışların sonuçları, katılan kulüpler arasında yoğun bir rekabetin olduğunu gösteriyor. Özellikle Galatasaray ve Altınordu’nun çeşitli kategorilerde gösterdiği başarılar dikkat çekici. İşte yarışların detaylı sonuçları:

  • Tek Çifte Küçükler (1200 Yarda): Galatasaray birinci, Beylerbeyi ikinci, Altınordu üçüncü.
  • İkiçifte Küçükler (2000 Yarda): Galatasaray birinci, Altınordu ikinci.
  • Üç Çifte Küçükler (Çubuklu – Beykoz): Galatasaray birinci, Altınordu ikinci, Beylerbeyi üçüncü, Fenerbahçe dördüncü.
  • Tek Çefite Muptedi (1200 Yarda): Galatasaray birinci, Beylerbeyi ikinci, Altınordu üçüncü, Haliç dördüncü.
  • İkiçifte Müptedi (2000 Yarda): Galatasaray birinci, Haliç ikinci, Beylerbeyi üçüncü, Altınordu dördüncü.
  • Üç Çifte Müptedi (Çubuklu – Beykoz): Galatasaray birinci, Altınordu ikinci, Fenerbahçe üçüncü, Beylerbeyi dördüncü, Haliç beşinci.
  • Tek Çifte Hanımlar (1200 Yarda): Altınordu birinci, Beylerbeyi ikinci, Galatasaray son 200 metrede yarışı terk etti.
  • İki Çifte Hanımlar (2000 Yarda): Yalnızca Altınordu katıldı ve rekor kırdı: 12.43.8.
  • Üç Çifte Hanımlar (Çubuklu – Beykoz): Altınordu birinci, Beylerbeyi ikinci.
  • Bir Çifte Kıdemsiz (1200 Yarda): Altınordu birinci, Beylerbeyi ikinci.
  • İki Çifte Kıdemsiz (2000 Yarda): Altınordu birinci, Beylerbeyi ikinci.

Bu sonuçlar, özellikle küçükler ve hanımlar kategorilerinde Altınordu’nun önemli bir başarı elde ettiğini gösteriyor. Galatasaray’ın da çeşitli kategorilerde öne çıktığı görülüyor. Bu yarışlar, sporcuların yeteneklerini ve kulüplerin eğitim programlarının etkinliğini ortaya koymuş oluyor.

Gazete Haberleri, Vakit Gazetesi kategorisine gönderildi | , , , , , ile etiketlendi | Yorum yapın

Yarışlar bugün Beykoz’da yapılacak.

Yarışlara bütün deniz kulüpleri iştirak ediyor.

Milliyet Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Kadınlarla Erkekler Neden Birbirlerine Eşit Tutuluyorlar?

Denizcilikte garip kararlar

4 Temmuz tarihindeki kürek yarışlarıyla ilgili Bölge Denizcilik Komitesi tarafından alınan kararların son halini 24 Haziran tarihli duyurunuzda okudum. Kürek sporları konusunda medeni dünyada geçerli yöntemlere dikkat etmeyip, şimdiye kadar yapılmamış düşüncelerle kararlar oluşturan komitemizin yanlış kararından korunmak için daha uzun süre mahrum kalacağımızı üzülerek gördüm.

Eğer duyurunuzu baştan sona incelemek için zamanım olsaydı, sadece üç buçuk satıra sığan yanılgı ve hataların miktarına ve özellikle de bu kadar ilkel bir konuda bile nasıl bir motivasyon olabileceğine siz de şaşırırdınız. İşte çok basit birkaç örnek: Duyurularınızı bazen kulüplere, bazen takım kaptanlarına yönlendiriyorsunuz; Bölge Denizcilik Komitesi’ne sadece kulüp başkanlarının muhatap olabileceğinden şüphe mi duyuyorsunuz?

Bildiğiniz üzere kürek sporunda “tek” terimi, kürekçinin iki eliyle tek bir küreği çektiğini belirtir; bu, bir kürekçinin iki kürek çektiği “çifte” teriminin karşılığıdır. Dolayısıyla “Tek Çifte” denilemez, tıpkı “2 çifte”, “3 çifte” dediğiniz gibi “1 çifte” demeniz de istediğiniz tekne türünü ifade eder. Bu küçük örnekleri kelime oyunu olarak görebilirsiniz, bu sorun değil; amacımız, yanılgı ve hataların boyutlarını birlikte görmek ve şaşkınlığımızın ve üzüntümüzün haklı olduğunu size kabul ettirmektir.

Bir örnek daha sunacağım, kabul ederseniz şaşırmayın! Daha önce medeni dünyada geçerli yöntemlere dikkat etmediğinizi söylemiştim; itiraf etmeliyim ki, son yayınladığınız belgede Batı ülkelerinde geçerli olan bir kuralı tamamen alıp diğer yazılarınıza eklemişsiniz. Ancak şaşırtıcı olan, uluslararası yönergeden çevrilen ve sizin tek doğru olarak aldığınız bu kuralın, sizin elinize geçtiğinde büyük bir hataya dönüşmesidir. Bahsetmek istediğim, dümen kullanan kişilere ilişkin aşağıdaki maddedir:

Uluslararası Yönetmelik uyarınca, dümen kullanan kişiler için tecrübesiz, acemi gibi ayrımlar yoktur; sadece dümen kullananların ağırlığı 50 kilodan az olamaz. Eğer 50 kilodan hafiflerse, en fazla 10 kiloya kadar ağırlık eklenir. Bakın, neden tüm dünya için doğru olan bu kural sizin tarafınızdan kabul edildiğinde hata oluyor? Batı ülkelerinde yarışmalara katılan kürekçiler, birbirlerine benzer araçları, yani tekneleri kullanmak zorundadırlar. Bu birliği sağlamak için, yönetmelikler yarış teknelerinin boyunu, genişliğini ve su kesimini, ağırlığını ve hatta kaç tahta ile kaplanması gerektiğini belirler. Bu kadar özenle kurulan eşitliğin, dümen kullananların ağırlıklarındaki etkili bir farkla bozulmasına kesinlikle izin verilmez. Bu yüzden, sizin hiçbir etkisi olmayan ve kararlarınızı süslemek için aldığınız bu madde iptal edilmiştir.

Ancak, bizim durumumuz Batı’dakilerle aynı mı? Yarış yerinde sıralanan, örneğin çifteleri incelediğinizde görürsünüz ki: biri veya ikisi 0.70 x 6.60 boyutlarında ve 40 ile 45 kilo ağırlığında iken, yanlarındaki, mesela Beykoz teknesi 0.90 x 7.10 boyutlarında ve 60 kilo ağırlığında, Haliç kulübünün teknesi ise 0.95 x 8.30 boyutlarında ve 75 kilo ağırlığında. İşte yan yana sıralanmış bu büyük küçük tekneler arasındaki büyüklük farkı ve bu farkın tekne hızlarına olan etkisini bir kenara bırakıp, yalnızca ağırlık farkları ve sonuçlarını düşünen ve bu konuda konuşan Haliç kulübü, örneğin Galatasaray veya Altınordu tekneleri arasında 30-35 kilo azaltmak için 40 kiloluk bir dümen kullananı seçse, siz hemen üzerine atlayıp dümen kullananının altına 10 kilo ağırlık mı ekleyeceksiniz?… Ve böylece eşitliği sağladığınızı, doğru bir iş yaptığınızı mı iddia edeceksiniz?

Bu noktada, “Eğer bu hafif dümen kullanan kişi Haliç teknesinde değil de zaten hafif olan rakip teknedeyse, bu durum eşitsizliği daha da artırmaz mı?” diye sorabilirsiniz. Ne de olsa, eşitliği sağlayamayacak durumda olduğunuzdan, komitenizin bu konuya niçin müdahale ettiği sorgulanabilir. Biraz fazla veya biraz eksik, hatalı bir terazi her durumda hatalıdır! Özellikle yarış araçları arasında birlik ve eşitliğin sağlanması gerektiğine inanıyor olsaydınız, günlerce enerji harcayarak bu yıl en azından bir yarış aracını, mesela “çifteleri standardize edelim, en azından bir yarışta gerçek galibi ve kaybedeni belirleyebilelim” şeklindeki önerilere karşı çıkmazdınız. İşte görüyorsunuz ki, uluslararası düzenlemeden alınan bu tek maddenin, kel başın üstündeki tek şimşir tarak gibi dikkat çeken bir hata olduğunu anlayabiliyorsunuz. Bu bakımdan, size bu maddenin önerilmesiyle sonuçlanan hatanın eklenmesine neden olan, merhum denizcilik federasyonumuzun son üyesi ve şimdiki türbenin koruyucusu olan Rıza Bey’e bu hatalar zincirine bir yenisinin eklenmesi nedeniyle şikayette bulunma hakkımız olduğunu düşünüyorum.

Kayıtlarımızı baştan sona incelemeye imkan ve zaman olmadığını belirtmiştim. Bunları bir kenara bırakarak, yarış mesafelerine ilişkin konulara geçiyorum. Geçen 1929 yılı bölgesel yarış mesafeleri şu şekildeydi:

 KıdemlilerMüptedilerHanımlar
1 Çifte1200 Yarda1200 Yarda800 Yarda
2 Çifte1600 Yarda1600 Yarda1200 Yarda
3 ÇifteÇubuklu – Beykoz2000 Yarda1600 Yarda

2 Ağustos 1929 Yarışları

 KıdemlilerMüptedilerHanımlar
1 Çifte1200 Yarda1200 Yarda600 Yarda
2 Çifte1600 Yarda1600 Yarda800 Yarda
3 ÇifteÇubuklu – Beykoz2000 Yarda1200 Yarda

Bu sene yarışlarının en azından aynı mesafeler üzerinden yapılacağı bekleniyordu. Hatta 15 Haziran’dan sonra bir gün bu durumu sözlü olarak onayladınız. O günden 24 Haziran’a kadar geçen bir haftalık süre içinde aklınıza ne geldi ki, 24 Nisan 1930 tarihli emrinizde mesafeleri artırmanın gerekliliğini gördünüz? Umarım üç şamandıra eksik olduğunu fark etmemişsinizdir.

Mesafe:         Tek (?) Çifte  1200 Yarda

                        İki Çifte 1600 Yarda

                        Üç Çifte Çubuklu – Beykoz

“Bu mesafeler küçükler, hanımlar, yeni başlayanlar ve deneyimsizler için de geçerlidir” deniliyor. Kürek sporuyla ilgilenenlerin bilmesi gereken bir şey var ki, bilinen koşulları ve mesafeleri olan yarışlara hazırlanan kürekçiler, en az dört ay süreyle kademeli ve belirli aşamalardan oluşan bir antrenman programını takip etmek zorundadırlar. Dolayısıyla yarışlardan hemen önce yarış mesafelerinin artırılması ya da azaltılması mümkün değildir. Özellikle bu tür değişiklikleri ani bir şekilde emredenler, eğer bir kulübe üye iseler (“Kendi takım arkadaşlarına gizlice bu mesafede antrenman yaptırdı ve bizi son dakikada haberdar etti” gibi gerçeğe uygun olmasa bile akıllara gelebilecek düşüncelere ve dedikodulara konu olabilirler.) Emrettiğiniz yarış mesafeleri ile geçen seneki mesafeler arasındaki büyük farkı anlamak için, bu mesafelerin “küçükler kategorisi, geleceği düşünülerek oluşturulmuştur ve 18 yaşını geçmemeleri şarttır” dediğiniz ve bu kategoriye göre 16-17 yaşındaki gençlerin de dahil olacağı kategoriye ve hanımlara da uygulandığını düşünmek gerekir.

Bu bana eski zamanlardan bir hikaye hatırlattı. Eski zamanlardaki sultanlardan biri, “Şu adama bin kırbaç vurun” diye emir vermiş, adam gülmüş. “Neden gülüyorsun?” diye sormuşlar, adam da “Ya siz hiç kırbaç yememişsiniz ya da saymayı bilmiyorsunuz!” demiş.

On, on bir metre uzunluğunda ve bir metre ya da daha fazla genişlikteki, lüks yatlar değil, eski zaman soylularının gezinti sandalları veya onların kopyaları olan tekneleri, şirket vapurlarının 18 dakikada kat ettiği bu mesafeye sürüklemek için kaç kürek çekmek gerektiğini ve her bir yarış küreğinin toplam kaç kilogram metrelik güç üreteceğini biliyor musunuz? Eğer bilseydiniz, bu büyük güç ve çaba gerektiren işin 16, 17, 18 yaşındaki gençlerle hiçbir ilgisi olmadığını da anlardınız.

Sizi çok yormamak için kayık ve kürekten daha iyi anlayacağınızı düşündüğüm başka bir spor örneği vermek istiyorum: At yarışları. Eminim duymuşsunuzdur, 6000 metrelik at yarışları yapılır. Üç yaşındaki taylar da yarışlara katılır, ancak hiçbir zaman onları 6000 metrelik bir yarışta koşturduklarını duydunuz mu? Eğer biri çıkıp da “Üç yaşındaki tayları da 6000 metre koşturmalıyız” dese, ona “Deli misin?” demez misiniz?

Herhangi bir amacınızla ortaya benzeri görülmemiş bir karar, bir kural koyarsınız: “Bir kürekçi yalnızca iki yarışa katılma hakkına sahiptir” dersiniz ve bu kararın gerçek amacını saklamak için “Bizim kürekçilerimiz Avrupalılarınki gibi değil, zayıflar, az beslenirler” dersiniz. Tecrübeli, yaşlı kürekçilerimizi başarabilecekleri bir işten men edersiniz, sonra genç çocukları ve kızları 3000 metrelik yarışa katılmaya zorlarsınız!

“Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu?” diye bir söz vardır. Yani, yapılan işle söylenenler arasında büyük bir çelişki var. Eğer çocuklarımızı ve kızlarımızı Çubuklu’dan Beykoz’a kadar yarıştırmak gibi bir özel niyetiniz yoksa, bu durum ciddi bir bilgisizliğin sert bir örneği olarak görülebilir. Tabii ki, biz kendi çocuklarımızı böyle bir bilgisizliğin kurbanı olmaya zorlamayacağız. Ancak eminim ki, ülkemizin çocuklarını, zararlı kararınızın etkilerinden korumak için Müdaram ve Mübeccel Hanım gibi kilolarını düşünmeye başlamış olanlar da aynı şekilde tepki göstereceklerdir.

Baştan söylediğim gibi, şimdi yaratmaya çalıştığınız kurallar yerine, medeni dünyanın deneyimlerine ve kabul edilen yöntemlerine başvursaydınız, bakın neler görecektiniz!

“Art. 72.. “Aucune course de Dames donnce sous les Reglements de l’ Unions ne devra ex-ceder un parceus de mille metres.

Tercümesi:

Madde 72: İttifak kuralları altında düzenlenen hiçbir kadın yarışı 1000m. mesafeyi aşamaz.

Saygılarımla,

Cem

Vakit Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Denizcilik mevsimine girerken Denizcilik Heyeti bu sene için zengin programlar tertip etmiştir

Milliyet Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Galatasaray Denizcileri Fıta ile Bandırma’ya Gidiyorlar

Galatasaray Denizcileri bir kaç güne kadar mühim bir deniz yolculuğu yapacaklar. Bir kaç sene evvel İzmit’e kadar uzanan Galataray Denizcileri azimkar kaptanları Mecdi Bey’in idaresinde Bebek – Bandırma yolunu Üç Çifte iki fıta ile katedecekler Bandırma Deniz Kulübü’nün misafiri olacaklardır.

Bu uzun yolu 14 Saatte katedeceklerini umut eden Galatasaray’lılar bu müşkil işten muzaffer çıkarlarsa Marmara’nın en bahtiyar ve şerekli kürekçileri olarak kalacaklardır. – Ö. Besim

Akşam Gazetesi kategorisine gönderildi | , , , , ile etiketlendi | Yorum yapın

Denizcilik müsabakasında GS şampiyon oldu

Dünkü müsabakalar çok heyecanlı olmuştur.

İsmet Paşa Hz. yarışları sonuna kadar seyrettiler

Milliyet Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Dünkü Kayık Yarışlarında

Galatasaray İstanbul Birinciliği Ünvanını Muhafaza Etti

Beykoz ikinci, Altınordu üçüncü.

İstanbul Mıntıkası Denizcilik Heyeti Tarafından tertip edilen kürek birinciliği müsabakaları dün Beykoz önündeki yarış sahasında yapıldı.

Hava kapalı ve rüzgarlıydı. Fakat buna rağmen sahanın kenarındaki üç şirket vapuru, istimbot, motör ve sandallarla sahil birkaç bin yarış seyircisi ile dolu idi.

Başvekil İsmet Paşa Hz. de bir çatana ile yarışı teşrif etmişlerdi. Beraberinde İstanbul Meb’uslarından Yusuf Akçora, Hamdi, Tevfik Kamil Ziya ve Hüseyin Beylerle Ali İhsan ve Hakkı Şinasi Paşalar bulunuyordu.

Başvekil Hz. yarışı başındandan sonuna kadar büyük bir alaka ile takip ettler ve yarışta derece alan gençlere derece flamalarını bizzat elleriyle vermek suretiyle denizcilere iltifat ettiler.

Yarışlar havanın rüzgarlı olmasına rağmen çok güzel ve muntazam oldu. Müptediler arasındaki yarışlarda Beykoz (5) puana karşı (13) sayı ile Galatasaray’a tefevvuk etmişti. Fakat kulübe asıl İstanbul Kürek Şampiyonu ünvanını kazandıran Kıdemli Kürekçiler arasındaki dört yarışın dördünü de Galatasaray kazanarak İstanbul Şampiyonluğunu muhafaza etti. Galatasaray (20) puan almıştı. Buna mukabil Beykoz (12) puanla ikinci kaldı. Altınordu (3) Puanla üçüncü oldu. Yarışlara iştirak eden diğer kulüp Beylerbeyi dördüncü oldu.

Galatasaray’ı tebrik ederiz.

Müsabakaların tafsilatına gelince;

Yarışlara saat onbir’de bir çifte müptediler arasındaki müsabakalar ile başlandı. Ve bunu ikiçifte müptedilerin yarışı takip etti. Bu iki yarışın birinciliğini Galatasaray kazandı. Fakat kürekçilerden birinin İran tebaasından olması Galatasaray’ın birinciliklerini hükümsüz bıraktı.

Beykoz her iki yarışta da birinci oldu. Beylerbeyi ve Altınordu ikinci ve üçüncü addedildiler.

Bir çifte hanımlar arasındaki yarışı Beykoz kazandı, Altınordu ikinci, Galatasaray üçüncü.

Üç çifte müptediler arasındaki müsabakada Galatasaray birincidir. Beykoz ikinci, Altınordu üçüncü Beylerbeyi dördüncü.

Günün ilk büyük ve alaka uyandıran müsabakası bir çifte kıdemliler arasında geçti.

Galatasaray birinci, Beykoz ikinci, Altınordu üçüncü.

İkinci mühim müsabaka ikiçifte kıdemlide aynı neticeyi verdi.

Üç çifte hanımlar müsabakasına yalnız Altınordu üççiftesi girdi ve birincilik flamasını aldı.

İkiçifte kıdemli dirsekliye yalnız Galatasaray ile Beykoz iştirak etti. Netice Birinci Galatasaray, ikinci Beykoz.

İkiçifte hanımlar yarışı günün en heyecanlı ve en zevkli müsabakası oldu. Bunda Beykoz birincidir. İkinci Altınordu. Üçüncü Galatasaray.

Kıdemli üç çifteler arasındaki müsabaka programın en son yarışı idi.

Bunda da Galatasaray birinci, Beykoz ikinci, Altınordu üçüncü.

Müsabakalara güzel bir geçit resmi ile nihayet verildi.

Vakit Gazetesi kategorisine gönderildi | , , , , ile etiketlendi | Yorum yapın

Deniz Yarışları önümüzdeki Cuma günü yapılacak

Milliyet Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Bebek Deniz Yarışları

Hangi kulübün birinci geldiği bugün anlaşılacaktır.

Tayyare Cemiyeti Tarafından tertip edilen ikinci teşvik yarışları dün Bebek Koyunda icra edildi. Dün yapılan yarışlara, heyet i umumiyesi itibariyle muvaffak olmuş bir yarış denemez. Tertip heyetinin saha intizamını temin edecek tedabire mürecaat etmiş ve yarış sahası, hatta yarışların icrası anında bile yol kesen, manialar ihdas eden bir sürü sandallarla, motorlarla dolmuştu. Bu motör ve sandalların yarışçılara çıkardıkları nihayetsiz müşkilat dün yalnız müsabakalara iştirak edenleri değil, hatta kenardan seyredenleri bile sinirlendiriyordu. Bu vaziyet bir çok haksızlıkları tevlit ett ki bundan mütevellit taksir vazifesini imsansızlıklar ve çaresizlikler içinde ifaya çalışan hakem heyetine ait değildir.

Yarışlara Galatasaray, Beykoz, Ortaköy, Altınordu ve Beylerbeyi iştirak etmiştir.

Bu kulüpler arasında Galatasaray’ın kazanmaya en müsait vaziyette olduğu mahakkaktı. Galatasaraylılar şimdiye kadar yapılan bütün deniz yarışlarını kazanmak suretiyle bir tefevvuk görtermişlerdi. Buna ilaveten Galatasaray kürekçileri için tamamen kendi muhitleri sayılan Bebek’te yapılması kıymeti inkar edilemeyecek bir avantaj teşkil ediyordu. Bütün bu sebepleri hisaba ithal ederek Galatasaray’ın yeni bir zafer daha kazanacağını tahmen edenler ekseriyetteydi.

Yarışlar intizamsızlığı büsbütün arttıran çırfıntılı ve sert bir hava içinde cereyan ett.

Bir çifte müptediler: Beykoz birinci, Beylerbeyi ikinci, Altınordu üçüncü

Üç Çifte küçükler, Galataray birinci, Altınordu ikinci

Tek Çifte Hanımlar, Beykoz birinci, Galatasaray ikinci

İki Çifte Müptedi: Beykoz birinci, Altınordu ikinci, Galatasaray Üçüncü

Üç Çifte Müptediler: Beykoz birinci, Beylerbeyi ikinic geldi. Fakat Hakem heyeti Beykoz ve Beylerbeyini diskalifiye etti ve Ortaköy birinci oldu.

Vakit gecikmiş ve hava kararmıştı. Yarış yapan fıtalar artık gözle takip edilemiyordu. Hakem Heyeti odvanların tasnif ve birinci olan kulübün intihabını bugüne terk etti.

Milliyet Gazetesi kategorisine gönderildi | , , , , , ile etiketlendi | Yorum yapın

Deniz Yarışları: Malul Gaziler Cemiyeti Hazırlıklara Başladı

Akşam Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Günün sineması

Milliyet Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Dünkü Deniz Yarışları

Gazete Haberleri, Milliyet Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Deniz yarışları dün Beykoz’da yapıldı

Vakit Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Cuma günü denizcilik teşvik yarışları var

Milliyet Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Oksfort – Kembriç yarışını Kembriç kazandı

Kembriçin galebesini tesit için büyük şenlikler yapılıyor

Birinci gelen Kembirçiller

Büyük Britanyanın üzerine titrediği en mühim kayık yarışı 23 martta icare edildi. Açık mavi renkleri taşıyan Kembriçliler yü- züncü senei devriyeye tesadüf eden bu müsabakalarda büyük bir zafer kazandılar. Senelerden beri icra edilen bu yarış bu seneki kadar heyecanla takip edilmemiştir. Şimdiye kadar kırk yarış ka zanmış olan Oksforda mukabil bu galibiyetle Kembriç musavatı temin etti. Bu suretle her iki takım şimdiye kadar kırk yarış kazanmış oldu. Bir dafa da yarışın son noktalarında her iki takımın batmasıyla neticelendi.

Oksfortlular bütün gayretlerine rağmen bu defa mağlup oldular. Her iki takım dakikada kırk kürek çekmişlerdir. Oksforda ait olan rökor 18 dakika 2 saniyedir. bu seneki derece 19 dakika 27 saniyedir.

Akşam Gazetesi kategorisine gönderildi | Yorum yapın